28 Şubat sürecinde yaşanan haksızlıklara işaret eden HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, bu süreçte yaşanan zulme şahit olanların bu gün duyarsızlaştıklarını ve yaşanan mağduriyetleri gidermek harekete geçmediklerini söyledi.

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, 28 Şubat 1997 post modern darbesinin yıldönümü münasebetiyle yaptığı açıklamada, konuyla ilgili olarak İlke Haber Ajansı'na (İLKHA) önemli açıklamalarda bulundu.

28 Şubat sürecinde yaşanan ve bu gün halen mağduriyetlerinin devam ettiğini belirten Tanrıkulu, Müslüman halka yaşatılan bu büyük haksızlıkların bugün Sümen altı edilmeye çalışıldığına dikkat çekti.

Yaşanan haksızlıkların halen devam ettiğini ve bu haksızlıkları gidermek için güçlü bir iradenin oluşamadığını belirten Tanrıkulu, bu haksızlıkların acilen giderilmesi için gerekli adımların atılmamasının bir çelişki oluşturduğunu ve yaşanan mağduriyetlerin daha da ağırlaşarak devam etmesini sağladığını ifade etti.

"Müslüman halka büyük mağduriyetler yaşattılar"

Bugünün 28 Şubat Post modern darbesinin yıl dönümü olduğunu belirten Tanrıkulu, yapılan bu darbenin ülkeye büyük bir tahribat verdiğinin unutulmaması gerektiğini belirterek, özellikle İslam'ın şiarlarına karşı bir savaşa girişildiğini ve bu kirli savaş üzerinden hem halkın mağdur edildiğini hem de ülkenin kaynaklarını yandaşlara peşkeş çektirildiğini söyledi.

"Haksızlıkların giderilmemesi üzüntü vericidir"

28 Şubat sürecinde 10 binlerce genç kızın başörtülü olduklarından dolayı çok büyük hakaretlere maruz kaldığını ve okuldan atılmalarının sağlandığına vurgu yapan Tanrıkulu, yaşanan bu mağduriyetlerin şahidi olanların bu gün ellerinde imkân olmasına rağmen bu mağduriyetleri gidermek için gerekli adımları atmadıklarını söyledi.

Tanrıkulu, "Büyük mağduriyetler yaşandı ama bu mağduriyetler bugün bile giderilmiş değil. Okulları bırakmak zorunda kalanlar, yaşları ilerlediği için memur olamayanlar ve daha birçok konuda mağduriyet yaşayanlar var. Bu ve benzeri mağduriyetler halen devam ediyor. O dönemde mağdur olanların büyük bir kısmı halen cezaevlerinde yatmaktalar. Bu şekilde mağdur edilen özellikle İslami hassasiyetlerinden cezaevlerine atılmış olan Müslümanlar için hükümetin bir adım atmaması üzüntü verici bir durumdur. özellikle eğitim ve Diyanet camiasında imamlık yapan imamların 28 Şubat sürecinde görevlerinden atılmaları ve halen de görevlerine dönemiyor olmaları üzüntü vericidir." ifadelerini kullandı.

"28 Şubat zulmünü görenler bu mağduriyetleri gidermiyor"

28 Şubat mağduriyetinden dolayı Hükümete, Yetkililere ve Diyanet İşleri Başkanlığına seslendiklerini belirten Tanrıkulu, 28 Şubat'tan dolayı cezaevlerine atılanların bu mağduriyetlerinin giderilmesi ve göreve başlamaları için gerekli olan yasal ve anayasal düzenlemelerin yapılmasının gecikmiş bir hak olduğunu söyledi.

Tanrıkulu, "Bunun için adımlar atılması gerekiyor. Bu günkü idareciler, 28 Şubatın büyük tahribatlar yaptığına inanıyorlarsa bu mağduriyetleri gidermeleri gerekiyor. 28 Şubat post modern darbesini yapanlar, özelikle Refah-Yol hükümetini hedef almışlardı. Çok büyük oyunlar oynanmıştı. O dönemde Hükümetten düşen Bakan ve Vekiller bugün 28 Şubat post modern darbesini yapanlardan şikâyetçi olmamaları ve bu işi ağırdan almaları gerçekten utanç verici bir durumdur. 28 Şubat darbesini yapanlara karşı daha dik durmalarını ve mağdur olan kişileri savunmalarını bekliyorduk. Fakat bu konuda geri adım atıldığını görüyoruz." diye konuştu.

"Halkımızdan özür dilenmesi gerekiyor"

28 Şubattan dolayı inancından taviz vermeyen ve bu zalimlere tepki gösterdikleri için mağdur edilen her kesi saygıyla selamladığını ve yaşadıkları mağduriyetten dolayı bir kez daha ‘geçmiş olsun' dileğinde bulunduğunu belirten Tanrıkulu son olarak şunları söyledi:

"Allah kendi yolunda verilmiş olan hak mücadeleyi boşa çıkarmaz. Bu acıları çekenlerin karşılığını hem dünyada hem de ahirette alınacağına inanıyoruz. 28 Şubat döneminde olduğu gibi bundan sonraki dönemlerde de hiç bir zaman zalimlere boyun eğmemek gerekiyor. Adalet ile İslam'ın güzelliklerini anlatmak gerekir. Bugün kardeşlerimizi ikna odalarına alan ulusalcı ve Kemalist geçinen akademisyenler de öz eleştiri vermelidir. Halkımıza yaşatmış oldukları bu acılardan dolayı halkımızdan özür dilemeleri gerekiyor." şeklinde konuştu. - M. Sıddık Bilge – İLKHA